11 Aralık 2012 Salı

“Dağlar Seni Siyanürle Delerim"


Altın Madenleriyle ilgili haberlere bir göz atalım:
Dağın altını üstüne getirecekler.
Dağları siyanürle eritecekler.
Bir gram altın için bir ton toprağı kirletecekler.

Sadece gazetelerden konuyu takip eden bir kişinin gözünde şöyle bir manzara canlanır. Siyanür dolu dev tankerlere bağlı yangın söndürme hortumlarıyla dağlara siyanür sıkılıyor. Maalesef madencilik konusunda yeterince bilgi sahibi olmayan gazeteciler dolduruşa gelip bu manşetleri atabiliyor.

Bir kere siyanür maden çıkarılırken kullanılmıyor. İçinde altın cevheri olan kayaçlar kepçelerle çıkarılıyor. Sonra bu hafriyat izolasyonu olan havuzlara ya da kapalı tanklara alınıyor. 100 litre suya yaklaşık 3 litre siyanür ekleniyor ve bu sıvı karışımı yığının üzerine damla damla damlatılıyor.
Ayrıca sözüne ettiğimiz siyanür, binbir gece masallarında kötü kalpli kraliçenin insanı anında öldüren minik şişesindeki zehir gibi bir şey değil. Altın ile insanın ortak bir yönü var ki; o da siyanürün PH değeri 10’un altına düştüğünde altına da insana da zarar veriyor. Çünkü siyanür sıvı halden gaz haline geçiyor. Bu nedenle altın madencisi altını elde edebilmek için siyanürün PH değerini 10’un üstünde tutuyor. PH’ı 10’un üzerinde olan siyanür insana da zarar  vermiyor.

Bir gram altın için bir ton toprağı kullanma iddiasına gelince. Bir kere maden toprakta olmaz kayalarda olur. İkincisi; evet bir ton kayadan bir gram altın çıkar. Ee, zaten altın bu yüzden değerlidir ya. Bir ton kayanın tümü altın olsaydı kimse dönüp yüzüne bakmazdı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder